Hiçbir şey için geç değil !
Kendinizden ve Frolayn Müzik Akademisi’nden biraz bahseder misiniz?
Tabi. Müzik öğrenimime 5.sınıfta Akdeniz Üniversitesi Devlet Konservatuvarının “Yarı Dönemli Program” sınavlarını kazanarak başladım. Hem okuluma devam edip hem de konservatuvarda piyano,işitme dersleri alıyordum. Daha sonrasında ATSO Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi’nin yetenek sınavlarını dereceyle kazanarak piyano eğitimimin yanında keman eğitimi de almaya başladım.Lise hayatımı başarıyla bitirdikten sonra Uludağ Üniversite’sinin Müzik Öğretmenliği bölümünü kazanarak gerek şehir içi gerek de şehir dışında koro, orkestra ve solo olmak üzere birçok konserde yer aldım. Bölümümü dereceyle bitirdikten sonra Gazi Üniversite’sinde yüksek lisans programının yetenek sınavlarını kazandım ve arkasından yaşadığım şehre yani Antalya’ya döndüm. Döndükten sonra da Frolayn Müzik Akademisi’ni açarak keman ve piyano eğitimini her yaştan öğrenciye vermeye başladım.
Çocuklarda müzik eğitimi sizce ne zaman başlamalı?
Çocukları müzikle tanıştırmak için belli bir yaşı beklemenin doğru olmadığını düşünüyorum. Çocuk, genel müzik eğitimine önce kreş ve ailesiyle birlikte başlamalı. Evde veya kreşte yapılan müzikal oyunlar ile çocukları müziğe hazırlamak ilerideki müzikal başarısı için çok önemli. Daha sonrasında motor becerilerinin geliştiği yaşlarla birlikte enstrüman eğitimi de verilebilir. Bu yaşlar da çocuktan çocuğa değişse de ortalama altı yaşından itibaren olabilir.
Erken yaşlarda alınan enstrüman eğitiminin çocukların okul ve aile yaşamına katkıları nelerdir?
Müziği seven çocuk insanı sever, toplumu sever, yaşamı sever, eşsiz bir ruh gücü ve zenginliği kazanır. Eflatun’un da dediği gibi, estetik eğitim, ahlak eğitimini de etkiler. W.Shakespare’nin Venedik Taciri adlı oyununda “Kendinde müzik olmayan, seslerin tatlı ahenginden heyecan duymayan insan, hinlik ve hırsızlık için yaratılmıştır. Onun ruhu geceden daha karanlık, tutkuları cehennemden daha karadır. Böyle bir insana güvenmeyiniz!” diyen sözlerinden de yola çıkarak, insan ruhunun güzelliklerin yüceltebileceğini vurgulamak gerekir. Bu yüzden müzik eğitimi alan çocuğun hem okul, hem aile hem de sosyal hayatında mutsuz olması düşünülemez bile.
Müzik eğitiminde ebeveynlere tavsiyeleriniz nelerdir?
Düzenli ve sürekli bir müzik eğitiminin, “dikkati /konsantrasyonu”, “koordinasyonu”, “ana dili”, “uzaysal becerileri”, “özgüveni”, “karakteri”, “ilgi ve yetenekleri”, “beyin ile duygular arasındaki koordinasyonu”, “iletişimi” geliştirdiği savını destekleyen pek çok deneysel çalışma vardır. Eğer çocuklarının ileride bu özelliklere sahip olan bireyler olmasını istiyorlarsa mutlaka müzik eğitimi aldırmalılar. Ama bu tabi ki çocukları kurstan kursa sürüklemek boyutunda olmamalıdır. Çocuğun sevdiği ve yapmaktan mutlu olduğu alanları seçmek çocuğun gelişimi için önemlidir. Bu sebeple ebeveynlere bilinçli ve bu yolda sabırlı olmalarını tavsiye edebilirim.
Sizce yetişkinler de enstrüman eğitimi alabilir mi?
Tabi ki alabilir. Müzik eğitiminin bir yaş sınırlaması yoktur. Müzik, insanların davranışlarına ve duygularına yön verir.Müzikle uğraşmak, insanı neşelendirir.Yetişkinlikte müzikle uğraşmak, beyinde ağ arasındaki bağlantıları kurar..Yaşlılıkta ise müzikle uğraşmak, beyni korur. Her ne olursa olsun bence herkes bir enstrüman çalmalı. Hiçbir şey için geç değil!
Adres: Fener Mah. Fener Cad. 1968 sok. Yolgider İş Merkezi
Telefon: 0544 901 18 84